Göğsünüze bir ağrı girdiğinde ya da midenize kramplar saplandığında hemen bir hastanenin acil kliniğine başvurabilir ve orada ilk tedavinizi olabilirsiniz. Sonrasında uzun süreli bir tedaviye ihtiyacınız olup olmadığına karar verilir. Ama ilk muayene için yol çok basit ve nettir. Ya sorununuz psikolojik olursa ne yaparsınız.
İşte bunun yanıtı o kadar basit değil. Yani Herhangi bir hastanenin acil servisine götürülmeniz veya gitmeniz sorunu hiç mi hiç çözmez, daha doğru çözemez. Orada bulunan bir nöbetçi doktor sizin içinde bulunduğunuz ruh halini büyük ihtimalle anlamayacak ve başka tedaviler uygulamaya çalışacaktır. Ya da en iyi ihtimalle, sizi psikiyatri kliniğine yönlendirecektir.
İşte bu ihtiyaçtan yola çıkan NPİstanbul-Nöropsikiyatri Hastanesinin kurucusu Prof. Dr. Nevzat Tarhan Türkiye’de bu alanda bir ilki geçekleştirerek acil ambulans ve özel psikiyatri hastanesi fikrini geliştirdi ve hayata geçirdi…Memory Center Kliniği’nin de kurucusu olan Tarhan böylece NP Grup olarak tam bir psikiyatri hizmeti vermeye aday olduklarını söyledi.
Tarhan ile Psiko-Acil uygulamasını konuştuk…
Bir psikiyatri hastanesi ve acil ambulans hizmeti vermek fikri nasıl oluştu?
Biliyorsunuz bizim Memory Center Psikiyatri Kliniğimizde tanı ve tedavi özellikle terapi yapıyoruz. Ve psikiyatrik krizlerin ne anlama geldiğini, hastaları ve hasta yakınlarını nasıl zoru soktuğunu biliyoruz. Bir psikiyatrik krizin herhangi bir hastalıktan ayrılabilmesi, bunun gözlenmesi çok önemli. Yani psikiyatrik krizi iyi anlamak lazım. Bu hastalar kriz yaşadıklarında, ölümden bahsediyor, kendini odaya kapatıyor ve intihar riski oluşuyor. Veya hasta bazen herkesten kuşkulanıyor, sürekli savunma halinde, paranoya geliştirdiği bir kriz olabiliyor, panik atak krizi yaşayabiliyor. Öyle ki, hastanenin bahçesinde yatacak derecede bağımlılık hissediyor kişi. Bu gibi krizler hastanın yakınlarını çok çaresiz bırakan durumlar. Ve en önemlisi, bu durumda hastaneye götürülebilecek hasta var, götürülemeyecek hasta var. Asıl zor olan se kendine ve başkalarına zarar verecek durumda olan hastaların yaşadıkları krizler. Bu durumda o kişilerin yakınları çaresiz kalıyor. O kişi hasta mı, suçlu mu karar verilemiyor. Bazen, kişi suçlu gibi görülüp, polise haber veriliyor, çare aranıyor. Gelişmiş ülkelerde polis psikologları var, onlar iknaya çabalıyor hastayı. Türkiye’de ise çözüm yoktu şimdiye kadar. Bunun için özel eğitimli ve donanımlı ekipler gerekiyor ve bu konuda bize çok talep geliyordu şimdiye kadar.
Ve siz de sanırım NPİstanbul-Nöropsikiyatri Hastanesi ve Psiko-Acil ambulans sistemini geliştirdiniz değil mi?
Evet. Düşündük ne yapılabilir diye, kaynakları araştırdık. Acil psikiyatri hastaları için eğitimli ekipler bulunması gerekiyordu. Çünkü, böyle bir hasta nasıl hastaneye gitmeye ikna edilir ve edildikten sonar nasıl sevk edilir bunların çok iyi organize edilmesi lazım. Araştırmalarımızın sonucunda bu durumdaki hastaların hastaneye giderken çok özel hizmet almaları gerektiği gerçeğini ciddi olarak ortaya çıkardı. Çünkü bu kişilerin yatıştırılarak, kafalarını duvarlara vurmalarını engelleyecek bir ambulansla taşınması gerekiyor. Biz de böyle bir ambulans yaptırdık. Bizim yaklaşımımızda, klasik deli gömleği yaklaşımı yok. Tespitlerin artık farklı olması gerekiyor ve gerçekten güçlü ilaçlar çıktı artık. Ayrıca, hastaya nasıl yaklaşacağınızı bildiğinizde sorun çözülüyor. Bu hastaların yardım isteyen yanına ulaşıyoruz, ölmek isteyen yanını bastırıyoruz. Bunun için özel tecrübesi olan insanları yetiştirdik ve onları gönderiyoruz Psiko-Acil ambulansları ile . Onları uygun bir şekilde hastaneye ulaştırıyorlar. Bu görevliler, hastanın kendine zarar verme durumu varsa, bu risk azaltmaya çalışıyorlar. Yani aslında bu hizmet, bu tür bir ihtiyaçtan doğdu.
Siz yıllardır, kliniğinizde hastalara terapi yapıyordunuz. Bu hastaneyi açtıktan sonra artık ilk müdahale, acil ambulans ve yataklı hastane hizmeti var. Yani komple bir hizmet diyebilir miyiz?
Burada 24 saat çalışan ekibimiz var. Bu tür bir acil hasta için telefon gelince, hastanın özellikleri, güvenlikle ilgili sorunları irdeleniyor ve ona göre ekip hareket ediyor. Hastalı bulunduğu yerden alınıp buraya getiriliyor. Hasta yatıştırılıyor, sonrasında odaya alınıyor ve burada tedavi başlıyor. Tedavi sürecinde hastaya nasıl yaklaşılacağı önemli, önce tanı koyup, kriz müdahalesinin ona göre yapılması lazım. Ve kriz müdahalesi 1.5 saat süren bir şey.
Hastane sonrasında da klinik devreye giriyor sanırım…
İlaç tedavisi başlangıçta önemli çünkü bu kişiler beyin kimyası bozulmuş hastalar. Genellikle uyutmadan yatıştıran ilaçlar var artık ve bunlar taşkınlığı giderebiliyor. Yeni kuşak ilaçlar çok yardımcı oluyor tedavi aşamasında ve burada da hasta güvenlikli bir şekilde bakılıyor. Ve terapi süreci için kliniğimizi devreye sokuyoruz.
Füsun Saka
KAYNAK: http://www.hurriyet.com.tr/
Okunma : 5079