Tarhan hayata yön verenlere yön gösterdi
Şaban ÖZDEMİR(NPGRUP)
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Boğaziçi Eğitimciler Derneği tarafından eğitimcilere yönelik düzenlenen seminere konuşmacı olarak katıldı. Derneğin seminerler dizisinin ilki olan programda Tarhan, "DİKKAT DAĞINIKLIĞI ve HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU" başlığında psikiyatrinin hemen her alanında eğitimcilere geniş ufuklar sundu. İlginin yoğun olduğu seminere yaklaşık 600 eğitmen katıldı.
SEMİNERDEN FOTOĞRAFLAR
Özel Ufuk İlköğretim Okulu seminer salonunda gerçekleştirilen programda konuşmasına beyin görüntüleme yöntemlerinin avantajlarını anlatmakla başlayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bu çalışmayla bireylerde yaşanan ruhsal hastalıkların aslında birer beyinsel hastalıklar olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Tarhan bu gelişmeyi psikiyatri alanında yapılmış en büyük devrim olarak nitelendirdi.
Çocuk, genç, yetişkin düşünce ve davranışları üzerinde konuşmasına devam eden Tarhan; kişilerin düşünce alışkanlıklarını değiştirmenin kolay olmadığını vurguladı. Önyargıların toplumda duvarlar örüp, iletişimi ciddi oranda bozduğunu ifade eden Tarhan bunları aşmanın mümkün olduğunu da sözlerine ekledi. Tarhan bu davranışların çözümü olarak "DUVAR ve KÖPRÜ" yöntemlerini gösterdi. Tarhan bilimsel verilerin gelişimine paralel ön yargıların kırıldığı, görülme sıklıklarında azalmaların yaşandığını söyledi.
PSİKOLOJİNİN 3 AYAĞI
Psikolojiyi üç ayak üzerinde tarif eden Rektör Tarhan, Psikolojiyi anlamak için akıl, beyin ve ruhu anlamanın gerektiğini söyledi. Konuyu bilgisayar üzerinden somutlaştırma yaparak anlatan Tarhan;
"Bilgisayar düşünün. Elektronik devreler bir şekilde bozulabilir. Bilgisayarda bir de donanım vardır. Donanım kısmı beyin, yazılım da akıl oluyor. Bu ikisini de şekillendiren kültür oluyor. İnsan psikolojisini en güzel tarif eden üç kelime budur." Dedi.
Konuşmasının büyük kısmını Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite konusuna ayıran Tarhan;
ÖNCE SÖYLEYİP SONRA DÜŞÜNÜRLER
"Bu kişiler sırada bekleyemezler, eli dursa ayağı durmaz, trafikte çok kavga ederler. Bu kişilerin beyin arkasında fonsiyon bozukluğu vardır. Kafa yoran şeyler onları sıkar. Uzun süre kitap okuyamazlar. Düşünmeden konuşurlar. Önce söyleyip sonra düşünürler. Dur, düşün, yap modelini uygulayamazlar.
Beyinlerin ön bölgesini iyi kullanamaz bu kişiler. Dikkati toplamayla ilgili dopamin diye bir madde var. Bu kişilerde o rezerv olması gerekenden az oluyor. O madde hemen tükeniyor beyinde üretilmeyince de kişi odaklama zorluğu yaşıyor ve çabuk sıkılıyor. Kişi, hoşlanmadığı konularda dikkatini devam ettirmesi gerekiyor. Hoşlandığı konularda zaten dikkat sıkıntısı yaşamıyor.
ŞIMARIKLIK DİKKAT EKSİKLİĞİ OLARAK ALGILANMAMALI
Dikkat eksiliğinde tanıyı koymak çok önemli. Şımarıklık dikkat eksikliği olarak algılanıyor. Bu yanlış. Çocukta disiplin ve eğitim çok önemli. Evi ve okulu kurallı ortam haline getirip bunu düzgün uygulayabilmek de önemli. Evi kışlaya çevirmek değil bu yanlış anlaşılmamalı. Anne babalar disiplin hataları yapmamalı. Eğitimde ortak dil kullanmalılar.
ÇOCUK EĞİTİM SABUN GİBİDİR
Çocuk eğitimi sabun gibidir. Fazla sıkarsanız kaçar gider gevşek bırakırsanız yine kaçar. Fazla baskıda gevşek bırakmak da zarar verir çocuğa. Dengelemek gerekiyor. Anne babanın model olması gerekiyor. Babanın durumu çocuğu da etkiliyor. Çocuk eğitiminde sebatlılık önemli. O kişiler araştırmalar göstermiştir ki hayat ve akademik başarıları daha yüksek oluyor.
YAVAŞ YAVAŞ YAPILAN NASİHAT AMACINA ULAŞIR
Yavaş yağan kar gibi yavaş yavaş yapılan nasihat amacına ulaşır. Ödül esas ceza istisna olmalıdır." Dedi.
Yaklaşık bir buçuk saatlik konuşmasının ardından Tarhan'a Sarıyer İlçe Milli Eğitim Müdürü Celal Yılmaz Gültekin çiçek takdim etti.
Programda yoğun ilgi gören Prof. Dr. Nevzat Tarhan son olarak da eğitimcilere kitaplarını imzaladı.
Okunma : 3219