Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi tarafından, İstanbul Valiliği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Üsküdar Üniversitesi, Mimar Sinan Üniversitesi, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü, Zeytinburnu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Zeytinburnu Emniyet Müdürlüğü, Zeytinburnu Müftülüğü, Haydi Tut Elimden Derneği ve Uluslararası Hakların Korunması Eğitim Derneği (HAKEDER) desteğiyle Çocuklar Güvende Sempozyumu düzenlendi.
Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi'ndeki sempozyumun açılışında konuşan Mutlu, çocukları mutlu olan ailelerin, mutlu toplumların da geleceğini oluşturduğunu dile getirerek, ailede ve toplumda mutlu bir geleceğin başlatılacağı temel noktanın, "çocuk" olduğunu söyledi.
Mutlu, ihmal ederek, önemsemeyerek, "çocuktur" deyip onu görmezden gelerek, bir gelecek inşa etmenin mümkün olmadığını vurguladı. Çocukların eğitiminde onların iyi yetişmeleriyle ilgili eksiklikleri değerlendirip, temelde işe büyüklerin eğitiminden başlayarak bir bakış açısı getirilmesi gerektiğine işaret eden Mutlu, eğitim olanağına kavuşamamış veya bunu iyi değerlendirememiş çocukların, ileride pek çok istismara, koruma tedbirine ihtiyaç duyabileceğini kaydetti.
Mutlu, İstanbul'daki okuma-yazma bilmeyenlerle ilgili Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, Halk Eğitim Merkezi'nin çalışmaları bulunduğuna değinerek, "Halen İstanbul'da maalesef 15-50 yaş aralığında çok ciddi sayıda okumaz-yazmazımız var; 300 binin üzerinde. Bu şehirde bu kadar büyük okumaz-yazmaz grubuyla karşı karşıyayız. Bu, ciddi bir sorundur" diye konuştu.
"Çocukların yaklaşık 50'si evde şiddet görüyor"
Açılış panelinin moderatörlüğünü yapan Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kendini güvende hissetmeyen çocuğun hiçbir şey öğrenemediğini dile getirerek, şunları söyledi:
"Çocuk, doğduğunda ilk duygusu korkudur. Anne karnındaki rahat ortamdan çıkıp, ilk nefes almaya başladığında ciğerine soğuk hava geliyor ve ilk tepkisi korku oluyor. Anne kucağına alındığında, güvenli bağlanma başlıyor. Çocuk, anneyle güvenli bir ilişki kurarsa, oyuncaklarına, kardeşlerine sevgi yatırımı yapıyor; güvenli bağlanma geliştirirse, hayata bağlanıyor. Bu özgüvenle sosyal güven ortaya çıkıyor. Güvenli olmayan çocuk, güvenli bağlanmayı yapamıyor. Toplum ve ebeveynin güvenli bağlanma konusunda bilinç geliştirmesi gerekir."
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden Prof. Dr. Ayten Erdoğan, Çocuk Koruma Kanunu'nun önemli adım olduğunu ancak kanunun bilinmesi ve uygulanmasıyla ilgili büyük sorunlar yaşandığını belirtti.
Erdoğan, Türkiye'de "evde şiddet" in normal görüldüğüne dikkati çekerek, "Araştırmalara göre, çocukların yaklaşık yüzde 50'si evde şiddet görüyor. Seçilen ceza yöntemi genel olarak dövmek ama odaya kapatma gibi cezalar da kullanılıyor. Anneler eğitimliyse fiziksel istismara uğrama oranı düşüyor" dedi.
HÜRRİYET
Okunma : 5293