Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Genç Mekteb-i Tıbbiyeliler kulübünün düzenlemiş olduğu söyleşi de öğrencilerle ile bir araya geldi. Katılımın yoğun olduğu, “Zaman Yönetimi” başlığının ele alındığı programda Tarhan, ertelemenin psikolojisinden, zamanı yönetebilme becerisine, zaman yönetiminde uykunu yeri ve önemine dair birçok konuya dikkat çekti.
Sağlık Bilimleri Üniversitesinde gerçekleşen ve öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği programda Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Zaman Yönetimi” başlığında katılımcılara önemli tavsiyelerde bulundu.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Tıp, sadece bir bilim değil, aynı zamanda da bir sanattır”
Üniversite yıllarının nasıl geçtiğine dair değerlendirmelerle konuşmasına başlayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Öğrenciliğin ilk yılları Cerrahpaşa’da geçti. O dönemleri şimdiyle kıyaslıyorum benim dönemimdeki öğrenciler ile fırsatlar açısından bugün arasında çok büyük farklar var tabi o zamanki şartlara göre. Tıp sadece bir bilim değildir, aynı zamanda sanattır. Sanat da usta-çırak ilişkisi ile öğrenilir. Hocalar ile ne kadar sıkı, yakın bir ilişkin olursa öyle ki bir hocanın o dikiş atış stilini bile ondan öğreniliyor. Yani psikiyatride soru sorma, hastayı yönlendirme, hepsinde hocaların yakın ilişkinin çok büyük bir önemi var. Cerrahpaşa’da patoloji hocamızın bir sözü var: ‘Aşçının hatasını maydanoz örter, terzinin hatasını ütü örter, doktorun hatasını toprak örter’ demişti. Herhangi bir inşaatı yaparken yüzde bir hata yapabilirsiniz ama tıpçının, sağlıkçının tedavi kararını veren bir kimsenin, 6-0 hatayı göz önüne alması gerekiyor.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Müddet verir ama ihmal etmezler…”
Ertelemenin altında yatan psikolojik nedenin ne olduğunu ve insanın neden ertelediğine cevap veren Prof. Dr. Nevzat Tarhan, erteleme duygusunun arka planında iki tane görünmeyen duygu olduğunu söyledi. Bu duyguların mükemmeliyetçilik duygusu, buna bağlı hata yapmak istememe korkusu ve özgüven eksikliği gibi önemli nedenlerinin olduğundan bahsetti. Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Mükemmeliyetçi kişiler, bir şey mükemmel olmazsa hiç olmasın diye düşünürler ya hep ya hiç olarak. Psikiyatri uygulamalarında buna iki uçlu düşünce denir. İki uçlu düşünce ya siyah ya beyaz... Gri alanları düşünmüyor bu kişiler. Aslında erteleme gerekçeleri de istedikleri gibi olmadı diye erteliyorlar. Aslında daha iyi yapmak, hata yapmamak isterken, hiçbir şey yapmama hatası yapıyorlar. Erteleyen kişiler aslında daha iyi yapayım derken, hiçbir şey yapmama hatası yaptıkları için onların bunlarla yüzleşmesi gerekiyor. ‘Şeytan ayrıntıdadır’ diye bir söz vardır. Aslında bu sözün eş değeri başarı ayrıntıda. Bu ayrıntıyı düşünen kişiler ayrıntıcı oluyorlar, mükemmeliyetçi oluyorlar. Düşünen kişi de eğer amaçları belliyse, amaca giderken bir ayrıntıyı görürler. Ayrıntıyı görür, yakalarlar, hiç kimsenin bulamadığını, fark edemediğini ayrıntıyı fark ederler. O başarı ayrıntıda olur ama bu ayrıntı pozisyon alma ile ilgili ayrıntı. Bir söz vardır bu adam çok şanslı, aslında o şans değildir. Şans, akıl ile fırsatın kesiştiği noktadır. Bir kimse akıllıca hareket ederse, pozisyon alırsa, fırsat önüne çıkıverir. Böyle kişiler erteleme yapmazlar. Ayrıntıyı görürler ve hedefe giderler, eksiklikte, erteleme yapmanın diğer sebeplerinden biri de kişinin özgüven eksikliğidir. Ben yapamam, başaramam diyerek ötelemeye çalışır. Özgüveni düşük olan kişilerde özgüven çalışmak gerekiyor. Hedefi olan psikolojik swot analizi dediğimiz, analiz yapan, güçlü, zayıf yönlerini gören ona göre stratejik hedefinde planına doğru gidebilen kişiler vazgeçmezler. Vazgeçmemek burada çok önemli, mücadeleci ruhta olmak çok önemli. Mücadeleci ruhta olan kişiler ertelemez. Sadece müddet verir ama ihmal etmez.” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Vakit nakitten daha kıymetlidir”
Zamanı yönetebilme becerisinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “İnsan bir kaynağı yönetecekse önce amacının olması lazım. Hayat, ömür de bir kaynaktır. Zaman da bir kaynaktır. Psikolojik sermayemiz de kaynaktır. Sosyal sermayemiz de bir kaynaktır. Kaynak yönetimi kurallarıyla işler. Bilgiyi aktaracaksın, çıktıyı azaltacaksın ve kaynağı büyüteceksin. Psikolojik sermaye derken sevgi zengini olacaksın. Sevgi cömerdi olursan bu yatırım olarak sana geri döner. Böylece sen sevilen kimse olursun ama önce sen vereceksin. Zaman da böyle bir kaynaktır. Hatta zaman için ‘vakit nakittir’ derler ya aslında vakit nakitten de kıymetlidir. Nakit giderse geri gelir ama vakit geri gelmez. İnsanın en önemli sermayesi de ömür sermayesidir. Hepimizin içinde iyicil taraf da var kötücül taraf da... Kötücül parça açgözlüdür, hırslıdır, doyumsuzdur, kibirlidir, yalan söylemeyi normal karşılarlar. Bir de iyicil parça vardır! Hangisine daha çok yatırım yapacağımız önemlidir. İçimizdeki psikolojik kaynaklarımızın yönetimi duygusal kaynaklarımızın yönetimidir. Zaman yönetiminde hedefini belirleyeceksin, zayıf yönlerini göreceksin seni bekleyen tehditlere ve fırsatlara bakacasın. Kriz çıkarsa tehdit yönünü alıp analiz edeceksin, bunu nasıl fırsata dönüştürebilirim diye kafa yoracaksın. Pozitif, negatifi göreceksin ama pozitife odaklanacaksın. Bizim Anadolu’da otur kışı bekle diyoruz halbuki kendimizi kışa hazırlamamız gerekiyor. Bunu yapmazsak zaman yönetimini savaş şeklinde yönetiriz. Beynimiz kendini programlar zaman yönetiminde de günümüzü, geleceğimizi doğru planlayacağız. Hayallerimiz ve kurallarımız olacak. Sadece kuralla yaşamak çok sıkıcı. Hayallerimiz ve kurallarımız olacak, zaman yönetimimize uygun hareket edeceğiz. Zaman yönetimini iyi yapan kişiler fark oluştururlar.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Zaman yönetimini iyi yapan insan uykunun hakkını verir”
Zaman yönetiminde uykunun yeri ve öneminden bahseden Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Zaman yönetiminde uyku, normalde fizyolojik uyku 5-8 saat arası değişiyor. Kişiye göre değişiyor bu. Zaman yönetimini iyi yapan insan uykunun da çalışmanın da zamanın da hakkını verir. Hatta boş zaman tabiri psikolojide kaldırıldı. Boş zaman yerine serbest zaman deniyor. Serbest zamanın da kendine göre bir dinamiği var. Hatta buna yüzde 15 kuralı deniyor. Bir insanın girişimci, yatırımcı ve yenilikçi olması için yüzde 15 kuralına dikkat etmesi lazım. Bir insanın bir konuda 100 saati varsa 15 saatini neyi yaptığı hakkında düşünmeye, düşündüğü hakkında düşünmeye verecek. Yani kendine sessiz zaman ayıracak. 10 saati varsa 1,5 saatini kendi özeline ayıracaksın ve yaptığın iş hakkında düşünürsen yaptığın işle ilgili özeleştiri yapabilirsin, sorgulama yapabilirsin, otomatiğe dönmüş bazı hataları düzeltebilirsin. Onun için uykuda bu nedenle maksat az uyku değil doğru, kaliteli ve hijyenik uyku. 5 saat kaliteli uyku çoğu kimseye yetebiliyor. Uyku fizyolojisi farklıdır. Ona uygun davranmak zaman yönetiminde kıymetlidir.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Rem uykusu psikolojik sağlığımızı onarıyor”
Katılımcıların da sorularını cevaplayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Rem uykusunun beynin onarımı ve yenilenmesinde çok önemli olduğunu söyledi. Tarhan, rem uykusundan faydalanarak nasıl bir düzen kurulabileceğini anlattı. Tarhan; “Rem döneminin başlangıcı 90 dakikadır. 90 dakika derin uyku olunca beyin yorgunluk maddelerini temizliyor daha sonra reme geçiyor. Reme geçtiği zaman rem uykusu döneminde beyin artık psikolojik bilgileri uzak bellekten yakın belleğe tasnif ediyor. Onun için insan sık sık uyanabilir, fakat tekrar uyuyorsa önemli değil. Rem dönemi aynı zamanda rüyanın yüzde 90’ının görüldüğü dönemdir. Kişi remde uyanırsa muhakkak bir rüya anlatır. O dönem beyin aktif çalışıyor. Aktif çalışıyor ama rüyalar da görülüyor. O rüyanın dinamiği farklı… Mesela normalde fiziksel gerçeklikte ateş ve barut yan yana bulunmaz ama beyinde ikisi komşudur, yan yana bulunur ve uykudaki dinamikte de komşudur. Orada iki zıt yan yana bulunduğu için karışır rüyalar, bu yüzden rüyaları yorumlamak önemli. Yorumda kişilik yapısına göre olur. Rem dönemini kaliteli geçirmek için uyku hijyenine dikkat etmek gerekiyor. Depresyonu olan kişilerde kişi uyuduğu an 5 – 10 dakika içinde reme girer çünkü beyni psikolojik olarak dinlenmeye ihtiyacı vardır. Beyindeki psikolojik dinamik daha çok dinlenmek istiyordur hatta bu depresyonun biyolojik göstergesi olarak kullanılır. Uyku evresinde rem dönemi kısaysa depresyonun en güçlü kanıtlarından birisidir. Vücudumuz bir devletse beynimiz hükümet gibi, oradan yönetiliyor her şey. Bütün kararlar oradan veriliyor, zamanlama, planlama, kaynaklar oradan yönetiliyor. Onun için beynimizi uyku döneminde beyin rem döneminde zihnimiz, psikolojik dinamiklerimizi yönetiyor. Rem uykusu da psikolojik sağlığımızı onarıyor. Diğer uyku beynin diğer alanlarını onarıyor. Uykunun hakkını vermek uyku hijyenine uygun yaşamak önemli.” diye konuştu.
Tarhan kitaplarını da imzaladı…
Söyleşiye öğrencilerin yanı sıra akademisyenlerin de ilgisi yoğun olurken, Tarhan katılımcılara kitaplarını da imzaladı…
Tarhan, Ruha Şifa Hüsn-ü Hat Sergisini de gezdi…
Toplu fotoğraf çekiminin ardından Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane Külliyesinde bulunan “Ruha Şifa Hüsn-ü Hat Sergisi” gezdi. Hat sanatındaki psikoloji temelli çalışmalar dikkat çekti.
Haber-Fotoğraf: Eda Nur Keçeci
Okunma : 1042
ÜHA