Ünlü Psikiyatr Nevzat Tarhan: Paranoid kişilik bozukluğunun temelinde başkalarına karşı duyulan güvensizlik ve kuşkuculuk yatar.
Psikiyatr Nevzat Tarhan, habervaktim için kaleme aldığı “Paranoid kişilikleri tanımak” başlıklı yazısında, Paranoid kişilikler ve bu hastalığa yakalananlara karşı nasıl davranılması gerektiği ile ilgili önemli ipuçları verdi.
Paranoid kişilikleri tanımak
Paranoid kişilik bozukluğu, ortada tam ve geçerli bir kanıt bulunmaksızın, kişinin aldatıldığından, takip edildiğinden, kullanıldığından, kendisine zarar verildiğinden veya zarar verilmek istediğinden aşırı derece kuşkulanması olarak tanımlanabilir.
Bu bozukluğun temelinde başkalarına karşı duyulan güvensizlik ve kuşkuculuk yatar. Kişi kuşkularını tartışarak, şikâyet ederek ya da saldırgan bir tutumla ifade eder.
Paranoid kişiler görüntüde soğuk, objektif ve mantıklı olabilir ancak genellikle saldırgan ve inatçıdırlar.
BU KİŞİLER NASIL DAVRANIR?
Genelde geçinmesi zor kişilerdir ve birebir ilişkilerinde çoğunlukla sorun yaşarlar. Kuşkuları nedeni ile mesafelidirler, fazla gülmezler.
Başkalarına olan güvensizlikleri yüzünden kendi kendilerine yeterli olmaya çalışırlar. İlişkide oldukları kişileri sürekli kontrol altında tutma ihtiyacındadırlar.
Eleştiriye aşırı duyarlıdırlar. Kendi yaptıkları yanlışlıklarda bile kendilerini suçsuz görüp, başkalarını suçlama eğilimindedirler.
Bu kişiler başkaları tarafından plancı, içlerini açmayan, kapalı, alıngan, kıskanç, tartışmacı kişiler olarak tanınır.
Paranoid kişiler çevrelerinde huzursuzluk meydana getirirler. Aşırı temkinli davrandıklarından girişken değildirler.
Paranoid kişilik yapısı ilk olarak çocuklukta veya ergenlik döneminde gelişmeye başlar. Arkadaş edinememek, aşırı hassas olmak şeklinde temel belirtiler verir.
PARANOİD KİŞİLERE YAKLAŞIM NASIL OLMALI?
Paranoid kişilere yaklaşırken belirsizliğe yönelik korkularını bilerek açık, net ve kararlı olmak gerekir.
Bu kişilere şaka bile olsa yalan söylenmemelidir. örneğin, paronoid kişilik bozukluğu olan kişi eşinin kendini aldattığından şüpheleniyor ise eşinin "Senin beni bu şekilde sorgulaman çok incitici" gibi sözler ile net ve açık davranmalıdır.
Bu kişilerle konuşurken çözüme gitmeyi ertelemek, beyaz yalanlar söylemek doğru bir yaklaşım biçimi değildir. Baştan tavır koyup, seçilen kelimelere dikkat ederek, kararlı davranılmalıdır. Böylelikle belirsizlik ve beraberinde paranoid paydalar azalmaya başlar. Paranoid kişilikli kişilere yaklaşırken şu dört nokta unutulmamalıdır:
Açık olun. Hiçbir şeyi gizlemeyin.
Doğal olun. Kendinizi kanıtlama, sadakatinizi ispat etme çabasına girmeyin. Bir defa böyle davranırsanız her seferinde ispata mecbur kalırsınız.
Dürüst olun, asla yalan söylemeyin.
Öfkelenmeyin.
Tedavisi nasıldır?
Genellikle bütün kişilik bozukluklarının tedavisinde kullanılan en temel ve birincil yöntem psikoterapidir. İlaç tedavisinden ikincil olarak yararlıdır.
Terapide kişilerin güvenlerini sağlamak çok önemlidir.
Tedavinin başarılı olabilmesi için kişinin kökleşmiş davranış şekline, yaklaşımlarına, bakış açılarına, ilişki yapılarına ve kapasitelerine değinilmesi gerekir.
Genelde kişilik problemleri psikoterapi ile çözümlenebilmesine rağmen, uzun zaman içinde yerleşmiş olan bu duygu, düşünce ve davranış alışkanlıklarını değiştirmek yoğun ve sürekli tekrarlanan bir tedavi ve öğrenme süreci gerektirir.
KAYNAK: http://www.habervaktim.com/
Okunma : 85837