Siberseks nedir? Siberseks bağımlısı kimlere denir? Prof. Dr. Nevzat Tarhan anlatıyor…
1990’lı yıllarda hayatımıza giren bilgisayar ve internet, kullanıcı sayısını her geçen gün daha da artırırken kişiye ve topluma sağladığı avantajlar kadar dezavantajları da her platformda konuşuluyor, tartışılıyor. Çoğu zaman sanal alem olarak ifade edilen internet, bireyler arasındaki ilişkileri de adeta yeniden düzenledi. İlişkiler kapsamında birey için önemli bir ihtiyaç olan cinsellik dahi internetin hayatımıza girmesiyle yeniden anlamlandırılıyor.
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan internetle birlikte hayatımıza giren siberseksi ve bağımlılığını anlattı. Timaş Yayınlarından okuyucusuyla buluşan “Bağımlılık” isimli kitabında Rektör Tarhan, Davranış Bağımlılıkları bölümünde konuyu ayrıntısıyla ele alıyor.
Tarhan kitabında, her on kişiden birinin siberseks bağımlısı olduğunu vurguluyor.
“İnternetteki cinsel içerik, en fazla bel bağlanan ve en fazla para getiren unsur olarak tanımlanmıştır. Bir kısmı terapötik amaçlı olan bu içeriğin değişik şekillerde kullanımı söz konusudur. Günümüzde, iyileşmiş veya iyileşmemiş, cinsel bağımlılığı olan 2 milyon internet kullanıcısı olduğu tahmin edilmektedir. MSNBC.com anketine katılan her on kişiden biri siberseks bağımlısı olduğunu ve gündelik rutinin dışına çıkmak için internete girdiğini itiraf etmiştir (Gill, 2001).”
Rektör Tarhan internet ortamında cinsel içeriğin üç temel ulaştırılma biçimi olduğuna da dikkat çekiyor.
“İlki, internet yoluyla fotoğraf halinde ve video formatında pornografi değiş tokuşudur. Bu değiş tokuş e-posta, haber grupları ve web sitelerinin anasayfaları yoluyla gerçekleştirilir. İkincisi, chat grupları veya interaktif anasayfalar yoluyla eşzamanlı iletişimdir. Üçüncüsü, indirilebilir dosyalar, videoteypler veya internet yoluyla sipariş edilebilen videodisklerdir (www.ncsac.org/cybersex.htm).”
Erkeklerin internette daha çok cyberporn izlemeyi, kadınların ise erotik chat’e katılmayı tercih ettiğini vurgulayan Tarhan internetin, gerçek yaşama aktarılamayan cinsel fantezileri yaşama imkanı sunmasının bunda etkili olduğunu kaydediyor.
“Bu probleme yol açan temel özellikler arasında; isimsiz iletişim aracılığıyla gerçek yaşama aktarılamayan cinsel fantezileri yaşama imkânı, internetteki etkileşimleri partnerinden gizleyebilme, mastürbasyon yapma, cinsel tatmin aracı olarak cybersex’i tercih etme sayılabilir. Risk faktörleri arasında düşük özsaygı, sosyal yetersizlik, çarpık beden algısı, tedavi edilmemiş cinsel disfonksiyon ve/veya önceki cinsel bağımlılık yer alır. Cinsel bağımlılığı olanlar çok defa pornografik yayın satın alırken görünme kaygısından veya cinsel yolla bulaşan hastalık kapma korkusundan (“kapılabilecek tek virüs kirli bir laptop’tan bulaşacaktır”) ve 900’lü hatların pahalı olmasından dolayı interneti tercih ederler.”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan kitabında e-pornografi trafiğinin yoğun olduğu saatlere ilişkin de değerlendirmelerde bulunuyor.
“Cybersex “güvenli” kabul edilirken, oluşan potansiyel problemlerden bir tanesi, e-pornografi trafiğinin % 70’inin sabah 9 ile akşam 5 arası ve iş günlerinde gerçekleşmesidir. Aşağıdaki araştırma sonuçlarında da görüleceği üzere, pazar oldukça farklılaşmış bir yapıya ulaşmış ve ne aradığını bilenlerin ihtiyaçlarını karşılayacak özgün bir dile sahip hale gelmiştir. İnternette seks içerikli sitelere erişim çoğunlukla bedavadır. Yine de, insanların araba, saat ve benzeri lüks eşyalara fazladan ödeme yapmaya istekli olmaları gibi, daha heyecan verici sitelere ödeme yapmayı tercih ettikleri de görülmektedir (Zebulan, 2005).”
Şaban Özdemir (NPGRUP)
Okunma : 7652
İlgili
21 Haziran 2017
"Psikiyatrist" içerisinde
01 Mart 2011
"Kişisel Haberler" içerisinde
